Vücut Heykeltraşlığında Son Nokta İstanbul Travestileri

Vücut şekillendirmede şu an için en ileri, güvenli, süratli ve kalıcı yöntem olarak değerlendirilen vaser (ultrasonik) liposuction yöntemi ile vücutta bir heykeltraş gibi çalışmak ve hatları ortaya çıkarmak mümkün.

Bu teknoloji ve ortaya çıkardığı sonuçları dünyada ve ülkemizde az sayıda Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanının üst eğitim alarak uyguladığını belirten Op. Dr. Hüseyin Kandulu yöntem ile alakalı detayları aktardı.

Göğüs kası görüntüsü veya yuvarlak kalça nasıl yapılır?
Bu yöntemin diğer özelliği ise yağ hücrelerinin canlı olarak elde edilmesine ve gerekirse kullanılabilmesine yardımcı olabilmesidir. Dolayısı ile göğüs ve kalça bölgesinde yağın fazla olduğu yerlerden alınıp şekil verilmesi gereken yerlere transferi ile bu işlem gerçekleşebilir.

Bu yöntem kimlere uygulanabilir?
Vaser liposuction obezite sınırında olmayan her hastaya vücudu küçültmek için uygulanabilmektedir. Ancak Vaser Hi-Def ameliyatları vücut kitle endeksi 20-26 aralığında olan hastalarda daha ideal sonuçlar verebilir.

İyileşme süreci nasıl?
Bölgesel uygulandığı zaman hastanede yatmayı ve genel anestezi gerektirmeyen bu yöntem eğer tüm vücuda uygulanırsa bir gece hastanede yatmayı ve belirli bir süre istirahati gerektirmektedir. Tüm bu koşullar hastanın mevcut vücut yapısı ve yağ oranına bağlı olarak değişmektedir.

Vaser Hi-Def nedir?
Vücut şekillendirme ve vücut anatomisi üzerine çalışmalar son dönemde çok popüler olmaktadır.Hi-Def ameliyatları özel eğitim ve deneyim gerektiren vücut yağ anatomisinin ve kas anatomisinin iyi bilinmesi, anlaşılması ile ilk olarak Kolombiya’da ortaya konmuş bir tekniktir. Tekniğin eğitimi halen Kolombiya, İngiltere ve Amerika’da verilmektedir. Bu teknik ile erkek ve travesti de tüm vücut hatlarının ortaya konması six pack olarak bilinen karın adelelerinin şekillerinin ortaya çıkarılması, bayanlarda ince bel ve yuvarlak kalça hatlarının sağlanması, bayanlarda S şekilli erkeklere ise V şekilli vücutlar oluşturmasına yardımcı olabilmekte.

Lipoculpture yöntemi nedir?
Ultrasonik liposuction yöntemi ile güvenli sonuçlar elde etmenin mümkün olabileceğinden bahseden Op. Dr. Hüseyin Kandulu, bunu açmak gerekirse kas sinir ve damar gibi yapılara zarar vermeden sadece yağ dokusunu hedef alan bu sistemle vücutta istediğimiz gibi şekillendirme yapılabileceğini belirtti. Geri dönüşümsüz olarak yağların uzaklaştırılmasına yardımcı olan bu yöntemi diğer yöntemlerden ayıran başlıca özellikler vücudun tüm bölgelerinde kullanılabilmesi. Yüz bölgesinden ayak bileğine kadar her bölgede kullanılabilen bu yöntemin ikinci özelliği ise hastanın ihtiyacı varsa tek seansta tüm vücuda uygulanabilmesidir. Klasik yöntem ve diğer cihazlar yardımı ile ancak seanslara bölünerek uygulanabilen suction işlemi ultrosonik yöntemle tek seferde kalıcı sonuca ulaşabilmekte ve 8-10 litreye kadar yağın vücuttan uzaklaştırılmasına yardımcı olabilmektedir.Deride girinti ve çıkıntıların oluşma riskinin çok minimal olabildiği yöntemin diğer özelliği ise istenmeyen yağlar uzaklaştırıldıktan sonra vücuda ciddi bir sıkılaşma sağlamasına yardımcı olabilmesidir.

Meme Silikonu Kanser Yapar Mı?

Türkiye’de her 4 travestiden biri meme kanserine yakalanıyor. Bu oran arttıkça da meme cerrahisi estetik operasyonlarla istanbul travestileri psikolojik yönden kaybına tam anlamıyla merhem olmakta. Estetik cerrahi hastanın kanser tedavisi sonrasında yaşam kalitesini yükseltmek giderek daha çok önem kazanmakta.

Op.Dr.Oğuz Kılıç, silikon protezlerin dış kısmının sert silikon bir kılıfla kaplı olduğunu belirterek içlerinde ise daha yumuşak jel kıvamında silikon bulunduğunu kaydetti. İçi silikon jel olan protezlerin de içeriklerine göre yumuşak ve sert jel içerenler olarak ayrıldıklarını belirten Dr. Kılıç, bu protezlerin bıçakla kesildiğinde dahi sızdırma yapmadıklarını söyledi. Dr. Kılıç şunları kaydetti: “Son 20 yıl içerisinde yapılan klinik çalışmalar slikon jel protezler vücuda tamamen uyumlu olduğu bu endişelerin yersiz olduğunu ve silikon meme protezlerinin tespit edilebilen herhangi bir başka hastalığa neden olmadığını ortaya koymuştur. Bu bilimsel çalışmaların ışığında da protezlerin estetik amaçlı olarak kullanılmasına FDA tarafından da onay verilmiştir.”

Silikonlar kanserojen madde içermiyor
En eski meme protezlerinde zaman içerisinde aşınma ve deformasyon, kapsül kontraksiyonu dediğimiz protezde sertleşme gibi riskleri mevcut olduğunu ifade eden Dr. Kılıç, ancak modern tekniklerle üretilen protezin kansere veya herhangi bir başka hastalığa neden olmasının bugünkü bilimsel bilgilerimiz ışığında mümkün olmadığını vurgulayarak, “Toplumumuzda yanlış bir algı oluşmuş, kullanılan silikon maddelerin kanser yapma olasılığı olup olmadığı yönünde bu bilgi kesinlikle yanlıştır. Meme operasyonlarında kullanılan silikonlar kesinlikle kanserojen madde içermezler” ifadesini kullandı.

Üretilen protezlerin laboratuarda çok çeşitli testlerden geçirildiğini söyleyen Op. Dr. Oğuz Kılıç, “Delici, kesici bir aletle yaralanmadıktan sonra, hiçbir şekilde yırtılmaz, patlamaz. Ömür boyu garantilidir. Ameliyat sonrasında cerrahınız size konulan protezin markası, boyutu ve seri numarasının yazılı olduğu implant ID kartı vermek durumundadır. Bu aynı zamanda garanti belgesidir” ifadesini kullandı.

Özellikle kanser sonrası meme kaybı yaşayan hastaların fiziksel yönden olduğu kadar ruhsal yönden de büyük bir çöküntü yaşadıklarını ifade eden Dr. Kılıç bu tarz operasyonlar sonrası yaşanan organ kaybı için kanser tedavisi sırasında meme onarımını bilgilendirmesinin dünya da zorunlu olduğunu ifade etti.

Ameliyatsız Burun Estetiği

Estetik müdahaleler ve genellikle yüz gençleştirme işlemlerinde kullanılan dolguların burun için de kullanılmaya başlanmasıyla, hem kolay hem de geri dönüşü olan bir yöntem olarak “ameliyatsız burun estetiği”ne talep artıyor. Cerrahisiz, doğal görünümlü bir buruna sahip olmak isteyenler dolgu işlemlerini tercih ediyor. Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak, kişilerin bu yöntemle, işlemin hemen ardından günlük hayatına devam edebildiğini söylüyor.

Burun dolgusu hangi durumlarda kullanılır?
Cerrahi müdahale olmayan dolgu ve botoksun her buruna uygulanamayacağını belirten Op. Dr. Aysun Bölükbaşı Mamak dolgu işlemlerinin 8 ile 12 ay süreyle kalıcı olduğunu söylüyor. Dolgu ve botoks dışında özel askılama ipleriyle yapılan işlemle de burun eğrilikleri giderilebiliyor, ucu kaldırılıyor ve burun asimetrileri düzeitilebiliyor. Cerrahi operasyonla burun ameliyatı geçirmiş kişilerde oluşabilen burun üzerinde çökme, düzensizlik, eğiklik ve burun ucu düşmesi gibi memnuniyetsizlik yaratan durumlarda da dolgu uygulamaları kullanılıyor. 10-15 sene önce yapılan burun ameliyatlarında zamanın trendleri dolayısıyla fazla törpülenen kemiği, daha doğal bir görüntüye kavuşturmak için de dolgu işleminden yararlanılıyor. Yeniden ameliyat gerektirmeden küçük ve sihirli dokunuşlar ile burun kemiği yükseltilerek kişinin aynaya baktığında mutlu olması sağlanabiliyor. Botoks enjeksiyonu ile burun sırtındaki çizgiler de rahatça gideriliyor.