İstanbul Travestileri Meyve Tüketirken Dikkat!

Hangi meyve ne kadar tüketilmeli? Meyvelerin sağladığı faydalar neler? Meyve tüketiminde nelere dikkat etmeliyiz?

İşte tüm bu soruların cevapları…

İçerdiği önemli besin ögeleri
Sebzelerdeki gibi, meyvelerinde önemli bir kısmı sudan oluştuğu için günlük enerji, yağ ve proteingereksinimlerinin karşılanmasına olan katkıları azdır. Ancak mineral ve vitamin bakımından zengindirler. Folik asit, beta-karoten, E, C ve B2vitaminleri; potasyum, magnezyum mineralleri,posa ve diğer antioksidan özelliğe sahip bileşikleri içerirler.

Meyveleri tüketirken bunlara dikkat edin
– Tüm meyveler; besin değeri, içeriği ve ekonomik olması açısından mevsiminde, bol ve ucuz bulunduğu dönemde tüketilmelidir.
– Meyveler bol suda yıkanmalı ve yenilebilen kabukları soyulmadan tüketilmelidir. Birçok vitamin ve mineral, meyvelerin kabuğunda ve kabuğa yakın kısımında bulunur.
– Meyve suyu içmek yerine, meyvenin kendisi bütün olarak yenilerek lif tüketimi desteklenmelidir.
– Uzun süre bekleyen meyve sularında vitamin kayıpları oluşacağından, taze sıkılmış olanları tercih etmek gerekir.
– Seçtiğiniz bir meyveyi yoğurda veya süte ekleyerek, kendi ara öğününüzü veya tatlınızı yapabilirsiniz.
– Meyveleri blenderdan geçirerek hazırlayacağınız smoothieleri (meyve püresi ve buz), kahvaltıve ara öğünlerde tüketebilirsiniz.
– Birkaç damla limon veya portakal suyu, meyve salatasının kararmasını önleyecektir.
– Canınız tatlı bir şeyler istediğinde; meyvelerin sağlıklı seçimler olacağını unutmayın.
– Meyveler çiğ olarak tüketilebileceği gibi, komposto şeklinde, pişirilerek veya kurutularak da farklı şekillerde tüketilebilir.
– Kuru meyveler taşıma ve saklama kolaylığı sebebiyle, dışarıda veya iş yerlerinde tercih edilebilecek atıştırmalıklardandır.

Bunları biliyor musunuz?
• Farklı meyveler, farklı besin ögeleri içerdikleri için çeşitli renk ve türlerde meyve tüketilmelidir.
• Beslenme planında çeşitli meyveler tüketen bireylerin kronik hastalıklara (kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, bazı kanser türleri) yakalanma riski, düzenli meyve tüketmeyenlere oranla oldukça düşüktür.
• İçeriklerindeki posaile doygunluk hissi sağlarlar ve bağırsakların düzenli çalışmasına yardımcı olurlar.
• Birçok vitamin ve mineralin en iyi kaynaklarından olan meyveler, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklardan korur ve hücre yenilenmesi ile doku onarımını sağlar.
• Kuru meyveler mineraller açısından oldukça zengindir ve enerji değerleri yüksektir. Ancak kurutma işlemi sırasındademir ve A vitaminindeyüksek oranda, C vitamininde isetamamen kayıplar oluşmaktadır.

Porsiyon ve tüketim önerileri
Meyvenin türüne, glisemik indeks ve glisemik yüküne göre değişmekle birlikte taze meyvelerin 1 porsiyonu yaklaşık 100 grama denktir. Kuru meyvelerin porsiyon ağırlıklarının daha az olduğunu unutmayın.

Mesela;
• 3-4 adet taze kayısı 100-120 gram ile 1 porsiyona denkken,
• 3-4 adet kuru kayısı 30-35 gram ile 1 porsiyonu karşılamaktadır.

Günde 2-4 porsiyon meyve tüketilmelidir
Tüketilmesi önerilen miktar; yaş, cinsiyet ve fizyolojik durum (büyüme ve gelişme dönemi,gebelik ve emziklilik, yaşlılık), fiziksel aktivite düzeyi gibi bireysel farklılıklara göre değişebilir.

istanbul travestileri

İstanbul Travestileri On Günde Dört Kilo Verin!

Hatalı uygulanan zayıflama diyetlerinin vücuttaki olumsuz etkileri yaklaşık iki yıl içinde oluşur. Sürekli yorgunluk, saçlarda dökülme, ara sıra ağız içinde beyaz yaraların oluşması, zor ve yorgun uyanma ile kısa mesafeleri yürürken bile oluşan nefes nefese kalma; dengesiz diyetlerde ilk gözlenen bulgulardır.

Yumurta, karbonhidrat ve balığı beslenmenizden eksik etmeyin. Yemeğe çorba ile başlayın ve ara öğünlerde süt ve yoğurt ile açlığınızı bastırın. Bu şekilde beslenerek 11 gün gibi kısa sürede 4 kilo verip bir beden incelebilirsiniz.

Düzenli ve sürekli kilo verip kısa zamanda sağlıklı bir şekilde zayıflamak istiyorsanız, işte Uzman Diyetisyen Selahattin Dönmez’den beş ipucu!

Yumurtasız güne başlamayın
Yumurta içeren bir kahvaltı; iştahı artırıcı bir hormon olan grelinin azalmasına yardımcı olur. Eğer diyabetiniz yoksa, genetik olarak kalp hastalığına yatkınlığınız bulunmuyorsa; her gün bir adet yumurta yemeniz kanda iyi huylu kolesterolünüzün de artmasına neden olur. Yumurta yerken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta; iyi pişirilmiş olmalı ve yanında mutlaka koyu yeşil yapraklı taze sebzelerle tüketilmelidir.

Ana öğüne çorba ile başlayın
Sebze, kurubaklagil çorbaları; zayıflarken vücutta hasar yaratan radikal denilen bileşiklerden arınmayı sağlarken; tavuk, hindi, kırmızı etlerle hazırlanan taneli çorbalar ise beyinde seratonin denilen hormonun salgılanması ile yoğun tok kalma duygusunu sağlayabilir. Çorbaları tüketirken; taneli, yani çiğnemeye olanak sağlayan çeşitte olmasına özen gösterin.

Ara öğünde yoğurt veya süt
Ara öğünde süt ve yoğurt tüketmek diyete bağlı stres bileşiklerinin oluşmasını engeller. Zayıflamaya bağlı konsantrasyon bozukluklarını dengeleyecek en önemli iki besin; süt ve yoğurttur. Süt ve yoğurdu yağlı tohumlar dediğimiz ceviz, fındık, fıstık, badem ve çekirdek çeşitleri ile yemek, daha hızlı kilo kaybı sağlar.

Balık yiyerek kilo verin
Ana öğünde çorbanın ardından balık yiyenlerin kalori yakma hızının arttığı ve kolay kilo verdiği gözlenmiştir. Çünkü balığın sindirimi kırmızı ete göre daha kolay, hızlı ve sağlıklı bir metabolik yolla olmaktadır. Ana öğünlerden birinde ortalama 170 gram kadar balık yemek, hızlı kilo vermenin kilit formülüdür. Küçük ama hayat kurtarıcı bir formül vermek istiyorum. Eğer balıkları temizlerken deri, karın ve arka kısımlardaki yağları iyice sıyırırsanız kansere neden olan ve balığın bu kesimlerinde daha çok biriken dioksin, civa ve diğer toksinlerden de korunmuş olursunuz.

Her öğünde karbonhidrat
Sağlıklı karbonhidratları her öğünde bulundurun. Sağlıklı karbonhidrat; dirençli nişasta içeren, antioksidan ve vitaminden zengin olan ve bağırsakta sindirimi uzun süren türleri tanımlar. Buğday, yarma, bulgur, kepekli pirinç, kepekli makarna ve tam taneli tahıllardan yapılan ekmekler dirençli nişastayı yüksek düzeyde içerirler. Bunun dışında taze sebzeler, taze meyveler ve kuru yemişlerin kavrulmamış olanları da yüksek antioksidan, sağlıklı doymamış yağ asitleri ve prebiyotikleri içerdiğinden zayıflama diyetlerinde mutlaka olması gereken yiyeceklerdir. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta; tahılların hafif diri pişirilmesi, taze sebzelerin çiğ veya buharda servis edilmesi ve taze meyvelerin kabuklu tüketilmesidir.

Göbek Yağlarınızdan Kurtulun!

Diyet yapan veya dengeli beslenmek için uğraş verenlerin iradelerini en çok zorlayan, sonuç almayı engelleyen ve sağlıksız beslenmeye neden olan durum öğün aralarında veya gece geç saatlerde ansızın ortaya çıkan yeme-içme krizleri. Bu krizlerin önlenmesi ya da iyi yönetilebilmesi kilonun korunmasında büyük önem taşıyor. Yeme-içme krizlerini önlemenin sırrı ise uzmanlara göre doğru düzenlenmiş ara öğünler.

Beslenme Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Banu Çaycı yeme krizlerinin önlenmesinde ara öğün programının önemine dikkat çekerek midenin 2,5-3 saatlik süreçlerde boşaldığını ve bu noktaya gelindiğinde yiyeceklere karşı irademizin zorlandığını belirtti. Çaycı, mide tamamen boşalmadan yarım saat veya bir saat önce alınacak 100-200 kalorilik ara öğünlerin, iştahı bastırdığını, ani iniş çıkışlarla yiyeceklere karşı direnci düşüren kan şekerinin düzenlenmesine ve hipoglisemi ataklarının önlenmesine katkıda bulunduğunu söyledi.

Düzenli ara öğün kilo kontrolünü sağlar
Düzenli ara öğün yiyen istanbul travestileri metabolizma hızının arttığına dikkat çeken Çaycı, göbek bölgesinde yağlanmanın bu yolla önlenebileceğini vurguladı. Ara öğünlerde dikkat edilmesi gerekenin abur cuburdan kaçınarak sağlıklı atıştırmalıklara yönelmek olduğunu söyleyen Çaycı şöyle devam etti: “Light bisküviler, yağsız peynir, light yoğurt, ayran veya süt, tuzsuz leblebi, taze ve kuru meyveler, birkaç yağlı tohum örneğin 3-4 ceviz, 5-6 fındık, 7-8 badem gibi seçenekler, taze, haşlanmış, közlenmiş yağsız sebze parçaları mükemmel seçimlerdir. Şeker ve şekerli gıdalar, cips, kremalı bisküviler ve patates kızartması gibi yağ içeriği yüksek gıdaları, asitli ve şekerli içecekleri, tuz oranı yüksek yiyecekleri tüketmek ara öğünlerde tamamen yanlış seçimlerdir ve bu gıdalar kilo almanıza neden olur. Ara öğünler 150 kkal geçmemeli ve yeterince protein, karmaşık karbonhidrat ve lif içermelidir.”

Metabolizma dostu 10 ara öğün önerisi
Prof. Dr. Banu Çaycı, sağlıklı atıştırmalıkların da doğru planlanırsa travesti damak tadına hitap edebilecek seçenekler sunduğuna dikkat çekti. Çaycı hemen herkesin işte veya evde kolaylıkla erişebileceği yiyeceklerden 100-200 kaloriyi geçmeyen sağlıklı alternatif ara öğünler önerdi.

Beslenme Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Banu Çaycı’dan ara öğün önerileri:

· 1 tatlı kaşığı fındık ezmesi+yarım elma

· 3 adet havuç + yağsız peynir veya yoğurt karışımı

· 1 dilim peynir + yarım elma

· 1 dilim tam buğday ekmeği + 1 dilim peynir

· 15 adet badem

· 1 kâse yoğurt (evde mayalanmışını tercih ediniz)

· 1 top dondurma

· 2 adet haşlanmış yumurta

· Portakallı Keçi Peyniri (Portakalları küçük küçük kesip keçi peyniri ile karıştırabilirsiniz)

· Protein Bar

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın